23 Mayıs 2009 Cumartesi

Bilgeliğin Başlangıcı


Antik bir Hint masalı vardır, çok eski ama çok büyük bir öneme sahip bir öyküdür.

Çok büyük ama aptal bir kral sert zeminin ayağını acıttığını söyleyip tüm krallığınsığır derisiyle kaplanmasını emretti.

Ancak sarayın soytarısı bile bu fikre kahkahalarla güldü;

Gulerken de: "En basitinden komik." diyordu.

Kral çok kızdı ve soytarıya:"Bana daha iyi bir seçenek göster yoksa öldürüleceksin."

Soytarı, "Efendim küçük bir sığır derisi parçasını kesip ayağınızı kaplayın" dedi.

Ve ayakkabılar bu şekilde doğdu.

Bütün dünyayı sığır derisiyle kaplamaya gerek yok; sadece ayağını kaplamaktüm dünyayı kaplamaya yeter.

Bilgeliğin başlangıcı budur.

Kaynak:Internet

Baba-Oğul Söyleşileri


Baba insan büyüyünce de hep hasta olur mu?
Evet yavrum. Ama çoğunluka mutsuz olduğu zamanlarda.
Baba mutsuzluk nedir?
Beklentin ile buldukların arasındaki olumsuz fark yavrum.

Baba kimler mutsuz olur?
Güçsüzler ve akılsızlar...
Baba para nedir?
Varlıkların değişimi için araçtır.
Parayı ilk kimler kazandı ?
Gerçek üretim yapanlar. Çiftçiler ve hayvan yetiştirenler.
Daha sonra kimler, kimler ?
Onlara hizmet götürenler...

En çok, en çok kimler kazanır ?
Ölümle korkutanlar.Yaşamı uzatmayı vaat edenlerBizi "eşyaya" tutsak edenler.

Kimler en güçlüdür ?
Gücüyle haklı çıkanlar ve hakkıyla güçlü olanlar.

Gücüyla haklı çıkanlar hiç korkmazlar mı?
Korkarlar yavrum. Hem de çok korkarlar...Onların korktukları tek şey, haklıların birlik ve beraberliğidir.Geçmişten ders almasını bilenlerdir. Birliklerini sevgi ile vefa ile örenlerdir. Bağışlarken borçlandırmayanlardır.

Ben onları nasıl tanıyacağım..?! !
Dikkat et bak...! Onlar tüm bu işleri hep "özgürlük vaat ederek yaparlar"Çünkü amaçları tutsak etmektir !Saldırdıkları her yerde var olan kültürleri yok ederler. Barış çinde yaşayanları birbirine düşman ederler.Ve kendileri de "insan" olmasına rağmen... İnsanlara sadece tüketebildikleri kadar değer verirler.

Onlar ölmez mi baba?
Evet yavrum. Onlar da ölür. Üstelik diğerlerinden daha da çabuk...
Niye daha çabuk ?
Çünkü öldükten sonra ya anılmazlar, ya da anılsalar da kötü anılırlar.Bu nedenle gerçekleri kabullenemezler. Oylayarak tarih oluştururlar.Tarih yazmak ve değiştirmekteki telaşları da bundandır canım oğlum.


Kaynak: Internet

Neden ALO deriz?



Telefonda hemen hemen hergun kimbilir kac kez kullandigimiz "Alo" sozcugu, gercekte bir sevgilinin kisaltilmis adidir. Sevgilinin tam adi Allessandra Lolita Oswaldo'dur. Bu sevimli genc kiz, telefonu icat eden, A.Graham Bell'in sevgilisiydi. Graham Bell telefonu icat edince ilk hatti sevgilisinin evine cekmisti. Atolyesinde telefon calinca arayanin Allessandra Lolita Oswaldo'dan baskasi olamayacagini bildiginden Graham Bell, telefonu acar acmaz "Allessandra Lolita Oswaldo" diyordu.
Bell, zamanla sevgilisine, adini kisaltarak hitap etmeye basladi ve telefonu her acisinda onu "Ale Lolos" diye karsiladi. Calismalari uzadikca Graham Bell, sevgilisinin adini daha da kisaltti ve iki heceli bir ad buldu. Bu kisa ad "Alo" idi. Allessandra Lolita Oswaldo, gelistirip, tum kente yaymaya calistigi telefondan baska birsey dusunmeyen sevgilisinin bitmek tukenmek bilmeyen deneylerinden rahatsiz olmaya baslayinca Graham Bell'i telefonuyla basbasa birakip onu terketti.Yasli Bell, sevgilisinin birgun onu arayacagi umuduyla telefonun basindan ayrilmadi. Kentte cekilen telefon hatlarinin sayisi da giderek artmaya baslamisti. Graham Bell'i artik baska kisiler de ariyordu.
Fakat o, telefonun her calisinda kendisini sevgilisinin aradigini sanarak telefonunu "Alo" diyerek aciyor ve artik herkes "Alo" diyordu. O gunlerde hemen herkes telefonu actiklarinda Alexander Graham Bell'in anisina saygi olarak "Alo" demeye basladi. Bugun tumumuzun kullandigi "Alo" sozcugu iste o gunlerden gunumuze uzanmaktadir.
Kaynak : Internet

11 Mayıs 2009 Pazartesi

Cep Telefonunuzun Kalitesi



Cep telefonunuzun hangi fabrikada üretildiğini ve kalitesini,saglığınızı olumsuz etkileyip etkilemediğini öğrenmek istiyorsanız; *#06# yazın.Anında telefonunuzun seri numarasi ekranınızda belirecektir.


-Bu 15 haneli bir sayıdır. Yedinci ve sekizinci rakamlara bakın.

Phone serial no. xxxxxx??xxxxxxx


- Eğer yedinci ve sekizinci rakamlar 13 ise cep telefonunuz

Azerbaycan'da bir fabrikada üretilmiştir. Verdiğiniz paraya yazık olmuş. (aşırı kötü ve ayrıca sağlığınıza çok zararlı)


-Eğer yedinci ve sekizinci rakamlar 02 veya 20 ise demek sizin cep telefonunuz Birleşik Arap Emirliği'nde bir fabrikada üretilmiş. (çok kötü )


- Eğer yedinci ve sekizinci rakamlar 08 veya 80 ise, telefonunuz Almanya'da bir fabrikada üretildi (iyi)


-Eğer yedinci ve sekizinci rakamlar 01 veya 10 ise demek sizin cep telefonunuz Finlandiya'da bir fabrikada üretilmis (çok iyi)


- Şayet yedici ve sekizinci rakamlar 00 ise demek sizin cep telefonunuz orijinal fabrikasında üretilmiştir.( Harika. Tercih edilen)


Kaynak : internet.

10 Mayıs 2009 Pazar

İlk Ödülüm :)


Sevgili Neslihan beni smart blogger ödülüne layık görmüş. Böylece ben de ilk ödülümü almış oldum. Teşekkürler Neslihan :)

KURALLAR:
1-Ödülü verenin linkini yayınlamak.
2-Ödülü verdiğin kişilere mutlaka haber vermek.
3-Bu ödülü verdiğin blog sahibinin linkini vermek.
4-Yukarıda gördüğünüz resmi eklemek.


Ben de bu ödülü

Kumsal a gönderiyorum.

2 Mayıs 2009 Cumartesi

Khaled Hosseini Kitapları

Khaled Hosseini (Halit Hüseyni) Afganistan doğumlu bir yazar ve aynı zamanda doktor. 2 muhteşem kitabı var: Uçurtma Avcısı ve Bin Muhteşem Güneş. Her 2 kitap da Afgan halkının yaşadıklarını anlatıyor. Kızların küçük yaşlarda kendilerinden büyük erkeklerle evlendirilmeleri (örneğin 12-13 yaşlarındaki bir kızın 40 lı yaşlarındaki bir adamla evlendirilmesi gibi) , kadınların hiç bir haklarının olmaması, evlendikten sonra sadece eşlerine hizmet etmeleri evden dışarı çıkamamaları,savaş,sevgi açlığı gibi daha bir çok , okuyunca inanamayacağınız ama o olayların yaşanıldığını bildiğiniz konular.
Khaled Hosseini 'ye gelince gerçekten çok güzel bir uslubu var. Okuyucuyu sürükleyen , hiç sıkmayan , diyalogların ustalıkla yazıldığı kitaplar yazıyor. İlk kitabı Uçurtma Avcısı çok satmasının yanı sıra sinemaya da aktarıldı. 2.kitabı Bin Muhteşem Güneş de en az ilk kitap kadar başarılı. Zaten Bin Muhteşem Güneş için beklenen kitap deniliyor.Her 2 kitap da Afganistan'da geçtiği için insanda bir merak uyanıyor doğal olarak. Ben de biraz araştırdım ve karşıma çıkan şeyler de hemen hemen aynıydı. Daha önce de Kandahar diye bir film izlemiştim. Orda da bu tip dramları izlemiştim. Tabii ki o halkın yaşadıkları çok zor ve hiç bir insanın hak etmediği şeyler. Özellikle de burka denilen, kadınların giydiği kıyafet benim içimi acıtıyor. Bu tür şeyleri okudukça, izledikçe insan yaşadığı yere şükrediyor.
Yine yazara ve kitaplarına dönecek olursak,ben ilk kitabı okudum. İkinci kitap da bitmek üzere. Zaten dediğim gibi çok sürükleyici her 2 kitap da. Elinizden bırakamıyorsunuz. Hemen bitirebileceğiniz kitaplar. Her 2 kitap da Everest Yayınları'ndan çıkmış ve cep kitabı şeklindeler. Bence okuyun pişman olmayacaksınız.